Bu konudaki duygu-düşüncelerimi ,haberleri buraya koyalım...Bu VAHŞET'e de kayıtsız kalmayalım!!
İsrail,Haması Teröre Zorluyor..!!!
Ulusların enaniyeti kabardığında eylemlerinde maslahat aranmaz. İsrail, kendi kutsal kitabınca 'ensesi kalın millettir', vurdukça sertleşir. Gazze, İsrail algılayışında Hamasistan'dır; hakk-ı hayatı 'var olmuş' değil, 'verilmiş'tir. İsrail müsaade ettiğince yaşar.
Varlığına göz yumulanın kayıt koymaya, şart koşmaya hakkı olur mu? 'Niye Gazze'ye girdiler?' sorusu sorunludur. Açıklamaya ihtiyaç duyulan, neden şimdiye kadar girmemiş oldukları gerçeğidir.
Hamas'ın altı aylık tahadiye sonunda İsrail'in, boğazına geçirmiş olduğu fakr-u zaruret ilmeğini biraz olsun gevşetmesini beklemesi fazlasıyla iyimserdi zaten. O istese, onlar da verse, onlar onu muhatap almış olurlardı. Oysa hayat hakkı tanınmayanın söz hakkı hiçten tanınmaz. Hamas'ın ve onun hüküm alanında yeniden hayat bulan İslami Cihat'ın ekseriyet itibarıyla çöle düşen roketleri İsrail'i, bunlar hayati bir tehlike olduğu için değil, Hamas'ı, sözünü duyurabilen bir varlığa dönüştürdüğü için kızdırır. Şimdi susturulmak istenen de bu roketler değil, bu 'kendini ifade arzusu', bu 'ben varım, duyun beni ey dünya' deme iradesidir.
Hamas'ın çatışma konusundaki mevcut istekliliğini Hizbullah'tan alınmış bir 'İsrail ancak kaba kuvvetten anlar' dersine bağlayanlar yanılıyor. Hamas o dersi aldıktan sonra iki acı ders daha almıştır: Demokrasi mücadelesiyle bir şey elde edemezsin... Ateşkesle de bir şey elde edemezsin... Tahadiyeden [sükunetle oturmak demektir] umduğunu bulamayan, intifadasına [titreyerek kalkmak demektir] sarılır. Hasılı, her ikisi de kabul edilemez olmakla birlikte, Hamas'ın saldırganlığı da, İsrail'in 'missile'lemesi de sebepleri açısından anlaşılabilirdir.
Ne var ki, ne yarınsız bir bugün yaşayabilmek mümkün; ne de İsrail ve Hamas alemden izole bir uzayda yaşıyorlar. Yarın, yine çok acılara gebe ve alem yine sessiz kalarak ödeyecek İsrail-Hamas saldırganlığının faturasını.
Yarın, İsrail, bir komutanının ifadesiyle, 'genişleterek ve derinleştirerek' devam ettirecek saldırılarını ve 'Hamas'la ilgili olan her şeyi vuracak...' 'Artık siz bunu nasıl yorumlarsanız yorumlayın!'
Yarın, Hamas, başkomutanının ifadesiyle, 'son damla kanına kadar' saldıracak İsrail'e ve 'İsrail'i roketlerle değil sadece ve her yerde, İsrail'in kalbinde' vuracak. İsrail, karşılığında hiçbir şey almadan sessiz kalmaya zorlayarak intihar etmeye çağırmıştı Hamas'ı. Şimdi Hamas, intiharın en bildiği ve en kabul edilemeziyle karşılık verecek; intihar saldırılarıyla...
Yarın İsrail seçimlere gidecek. Çatışma ortamlarında olduğu gibi hep askeri gönderen kazanacak. Birkaç ay önce hükümet kurmayı başaramayan Tzipi Livni, bu kez kendisinden de çatışmacı unsurların desteğiyle iktidara gelecek.
Yarın, Hamas, Batı Şeria'da sessizliği korumuş olduğu gerçeğinin işe yaramadığını, El-Fetih'in kendisini ölüme terk ettiğini görerek El-Halil'de, Nablus'ta sesini duyuracak ve dünya, Batı Şeria'nın Fetihistan olduğu zannıyla daldığı pembe rüyasından uyanacak.
Yarın, Suriye-İsrail barış görüşmeleri için var gücüyle çalışan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, son Ehud Olmert ziyaretinde kendisine 'Gazze'ye girilmeyecek' sözü verildiğini açıklayacak belki ve sözünü tutmayanlarla daha büyük bir sözleşmeye girişmek mümkün olmayacağı için Şam-Tel Aviv diplomasisinden çekilecek.
Yarın, İsrail karşıtı söylemini Gazze üzerine kurgulamış olan İran cumhurbaşkanı, göndermeyi hazırladıkları insani yardım gemisinin yerine askeri yardım gemilerini zikretmeye başlayacak belki veya belki zikretmese de yapacak ve alemin polisliğine 'değişim' sloganıyla geçmeye hazırlanan Barack Obama, ilk büyük değişim hamlesinden vazgeçme durumunda bulacak kendini. ABD-İran uzlaşma görüşmeleri bir başka bahara kalacak.
Yarın, Gazze'nin en zor günlerinde Refah Sınır Kapısı'nı, kapıda duran polisler Hamaslıdır diye kapalı tutan Mısır yönetimi, kendi Hamaslılarıyla karşı karşıya gelecek.
Yarın bir gün, coğrafya son sözü söyleyecek ve İsrailliler, bugün 'sen yoksun' dedikleri bir kuşağın çocuklarıyla barış masasına oturacaklar. O gün, özür dilenecek bir Kara Cumartesi daha olacak, karanlığın yakın tarihinde...
'Mısır, Hamas'ı yanılttı'
İsrail'in dün kanlı saldırısının, Yahudi inancına göre araba ve elektrik kullanmanın bile yasak olduğu cumartesi tatilinde (şabat) gerçekleşmesi dikkat çekti. İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen Debkafile internet sitesi, Hamas'ın "İsrail şabatta saldırmayacak" diyen Mısır tarafından yanıltıldığını öne sürdü. Hamas'ın bu yüzden güvenlik merkezlerini boşaltmadığı iddia edildi. Dindar Yahudilerin itibar ettiği şabat tatili cuma günü akşam saatlerinden cumartesi günü akşam saatlerine kadar devam ediyor. İsrail'de dindarlar askere alınmamalarına rağmen, ordu bünyesinde Yahudi inancının ağırlığı hissediliyor.
Noel ağacı söndürüldü
Batı Şeria'daki Beytüllahim'de geleneksel olarak ocak sonuna kadar yanan Noel ağacı belediye başkanı Victor Batarseh'in emriyle saldırıları protesto etmek için söndürüldü. Batarseh, Yeniden Doğuş Kilisesi'nin önünde bulunan ağacın İsrail'in bayramı katliamlarla sabote etmesi nedeniyle söndürüldüğünü söyledi. Birçok İsrail şehrinde de İsrail vatandaşı Araplar, sloganlar atarak, saldırıları kınayan gösteriler yaptı. İsrail polisi, ülke genelinde teyakkuza geçti.
Konu: Geri: İsrail-Hamas C.tesi Ocak 10, 2009 7:55 am
evet bu vahşete kimse seyirci kalmamalı biz sınıfça para toplayıp onlara filistine yolluyacaz ayrıca kızılaya ilaç falan yolluyoruz bu gün burda israil protesto edildi ama bence herkes artık israili boykot etmeli israil markalı hiçbirşey almayalım unutmayın banane demekle olmaz orda bomba altında kalan sizde olabilrdiniz................
kahrolsun israil!!!!!!!!!!!!
Konu: Geri: İsrail-Hamas Paz Ocak 11, 2009 7:40 am
Büşracım haklısın.İsrail mallarını almayalım demişsin ama mecburuz.Ülkemizde marketlerde satılan ürünlerin %30 u İsrail malı.Hatta daha fazlası.Ayrıca Amerikada İsrail'in destekçisi.%50 de onların ürünü desek geriye %30 kalıyor.O ürünleri aldığımızda da biz zarara giriyoruz .Hepimizin evinde ki peçeteler Selpak,Solo.. Bunlar Amerika,İsrail.Diğer markalardan alırsakta kolayca eriyip gidiyor tekrar tekrar al.Zarardan kurtulmak için mecburen onları alıyoruz.Onların ürünlerini almayalım derken bizim bütçemiz sarsılıyor.Onların ürünlerini alınca sarsılmıyor mu??Öylede sarsılıyor.Bizim birşekilde kendi kaliteli üretimimizi yapıp,dışa bağlılıktan kurtulmamız gerekiyor.Tek çaremiz kendi üretimimizi ,Kaliteli üretimimizi Yapmaktır..!!
Konu: Geri: İsrail-Hamas Ptsi Ocak 12, 2009 4:37 am
Sende haklısın Melisa.Evimizdeki çoğu şey İsrail ve Abd markası ve biz bunları kullanmaya mecburuz.Ama mecbur olmadığımız şeyleri yeyip içmeyelim bence.Örneğin;bir Coco-Cola yada McDonalds tan alınacak bir hamburger....Tabii bence herşeyini boykot etmliyiz ama olmuyor seninde dediğin gibi.Filistin'de yaşananlar çok kötü şeyler İsrailleler cesetlerin önüne geçip fotoğraf çekiyorlar çok acı birşey bu.Yada atılan 3 taşa karşılık 3 bomba atıyorlar.Bunları yapınca ellerine ne geçiyor anlamıyorum.Bizede Filistin dekiler para ,ilaç,yiyecek vs. gibi şeyler yollamak kalıyor.Hatta bugün okulda para toplama çalışması başlatıldı.Hocamızın dediğine göre perdeleri kesip yaraları sarıyorlarmış tabii şimdi perde kaldıysa.Hem bombadan ölenler hem de hastanede ölenler hiç vicdanı yok şu İsrail'in.Hepsi çıkar çatışması bunların bence sadece çıkarları iç... neyse siyasi içerikli cümle kurmayacaktım sözde.Duyduğuma göre sitelerde reklam koyuyorlarmış her tık başı 3kr gerçekten böyle birşey varsa eğer sitedeki adminler böyle birşeyler yapabilir mi?Hem burdanda katkımız olur.Arkadaşlar lütfen herkes duyarlı olsun gönderileceğiniz bir 50 kr onlar için bir yara bandı olacak.Biz evimizde rahat uyuyup annemizin sesiyle uyanırken her sabah şimdi Filistin'deki çocuklar tan ağırmadan bomba sesleriyle uyanıyor...Lütfen duyarlı olalım....
Anasayfa 
Konu: İsrail-Hamas 
C.tesi Ocak 10, 2009 5:13 am